The Nature dergisinde yayınlanan çalışma, Çin genelinde 82 şehirde uydu kayıtlarını kullanarak 2015'ten 2022'ye kadar arazi değişikliklerini inceleyen araştırmacıları içeriyordu.
Araştırmacılar, geri çekilmenin, Çin'in yüksek nüfusunun ihtiyaçlarını karşılamak için yeraltı sularının kullanılması sonucu meydana geldiğini ve bunun sonucunda da zeminde hareket oluştuğunu belirledi.
Araştırmacılar, özellikle Çin'in kıyı kentlerinde meydana gelen yer hareketlerinin çökmelere neden olduğuna dikkat çekerek, bu çökmelerin deniz suyu seviyelerini yükselterek su baskını riski oluşturduğunu söyledi.
Bu bağlamda araştırmacılar, kıyı bölgelerinde yaşayan milyonlarca vatandaşın, çökme nedeniyle 2120 yılına kadar sular altında kalma riskiyle karşı karşıya olduğunu tespit etti.
Araştırmacılar, çökmeden kaynaklanan kaymalar nedeniyle Çin haritasının yüzde 16'sının yılda 10 milimetreden fazla “hızlı” bir şekilde battığını ve yüzde 45'inin yılda 3 milimetreden “orta derecede” battığını belirledi.
Bu çökmelerden başkent Pekin'in de etkilendiğine dikkat çeken araştırmacılar, Çin'in kıyı bölgelerinin yakın gelecekte deniz seviyesinin altına düşme riskiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Hong Kong Üniversitesi'nden jeodezist Ding Xiaoli, çökmelerin yalnızca Çin'de değil tüm dünyada yaşanan bir sorun olduğunu söyledi.
Ding, Endonezya'nın başkenti Cakarta'da da çökmeler yaşandığını, bu ülkenin de yavaş yavaş denize gömüldüğünü söyledi.